İnsanoğlunun İlk Sırrı: Altın Oran

Gelecekte, dünyada barış ve sevginin hakim olduğu, maddi çıkarların sosyal sistemleri yönlendirmediği, kişisel ve ruhsal gelişimin öncelik kazandığı ütopik bir sistem oluşursa, bu toplulukta yetişen çocukların ontoloji dersinde öğrenecekleri konuların en önemlilerinden bir tanesi “altın oran” olacaktır.

300px-Da_Vinci_Vitruve_Luc_ViatourAltın oran, içerdiği önem ve taşıdığı değerden dolayı ezoterik ve gizli öğretilerin içerisinde günümüze kadar varlığını farklı isimlerle (ilahi, kutsal oran) sürdürebilmiş kritik bir bilgidir. Ezoterik okullar tarafından açıklanması yasak olan bu tip bilgilerin halka verilmesi son derece tehlikeli sayılıyordu. Pisagor Okulu tarafından açıklanması gizli olan bu bilgileri, büyük düşünürler, filozoflar, sanatçılar ve matematikçiler ancak üstü kapalı bir şekilde ve metaforlarla verebiliyorlardı.

Bugün de durum çok değişmiş değil. Mimarlık ve sanat fakülteleri dışında pek değinilmeyen bu bilgiler diğer branşlarda yer bulmazlar. Mimarlık ve sanat fakültelerinde de kısa bir tanımlama ile pek derine inmeden geçiştirilirler. Ki bugün neredeyse hiçbir Türk akademisyen ya da araştırmacı, mimaride altın oran konulu bir kitap yazmamıştır. Ülkemizdeki büyük vakıfların(!) dev mimarlık kütüphanelerine gidip sorun; 1,000’lerce kitaplık arşiv içerisinde, sanatta ve mimaride altın oran içerikli tek bir kitap ya da eser bulamazsınız.

4e1c22aedba55fcf282ed60b0a6dd4f9--turkey-historical-picturesSadece ülkemizde değil, global eğitim sisteminde müfredatta olmayan bir konudur. Durumun önemini buradan anlayabiliriz. Zira, geometri ve oran konusu günümüzde halen birçok cemiyetin ve derneğin logosuna ve felsefesine işlemiş durumdadır. Mustafa Kemal Atatürk de geometri konusuna ayrıca önem vermiş ve kendisi ilk kez Türkçe terim karşılıklarıyla ilk Türkçe geometri kitabını yazmıştır. Atatürk’ün geometriye olan ilgisi ile ilgili daha önce yazdığım yazıda kendisinin ezoterik araştırmalarından da kısaca bahsetmiştim (okumak için tıklayın).

Peki, altın oranı bu kadar önemli kılan ve binlerce yıldır açıklayanların cezalandırıldığı, bir nevi devlet sırrını andıran önemi tam olarak nedir? Dünya üzerindeki kontrol sistemi neden bu bilginin bilinmesinden korkuyor? Çünkü bu bilgi, global ve yerel sistemlerin çıkarlarına ters. Bu bilginin detaylı ve derin farkındalığı, sadece günümüz kapitalist emperyalist -kıtlığa ve tüketime dayalı sistemlere tehtid değil, aynı zamanda tüm inanç ve buna bağlı sistemleri de tehtid etmektedir. Tabiki amacım kimsenin inancını ya da kültürel birikimini değiştirmek değil. Fakat burada gerçek ve bilimsel bilginin saklanmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu noktada Dan Winter, altın oranın geniş açılımını şu şekilde izah ediyor:

ALTIN ORAN;
Evrenin, farkındalığın, aydınlanmanın, yaşam enerjisinin, yer çekiminin, alfabe ve sembolün, rengin, mikrodan makroya maddenin ve diğer tüm merkezcil ve kendi kendini düzenleyebilen kuvvetlerin kullandığı mükemmelleştirilmiş ‘fraktal alan faz uyumu’ oranıdır.

İnsanoğlunun ilk sırrı; fraktalite ve altın oranı, birbirleri ile olan ilişkilerini ve evrendeki tüm dinamikleri nasıl yarattıklarını tekrar keşfetmenin vakti geldi.

Euclid der ki; Evrenin kanunları, Tanrı’nın matematiksel düşünceleridir.
Kepler der ki; Maddenin olduğu yerde geometri vardır.
Eflatun (Plato) der ki; Geometri, ruhu gerçekliğe doğru çekerken, felsefe ışığını da yaratır.
Kepler der ki; Geometrinin iki büyük hazinesi vardır: birincisi Pisagor’un teorisi, ötekisi de bir uzunluğun aşırı ve ortalama orana bölünmesidir. Birincisini bir altının değeri ile karşılaştırabiliriz, ikincisini de değerli bir mücevher olarak adlandırabiliriz.
Rudolf Steiner der ki; Geometri, insanoğlu tarafından üretilmiş gibi görünse de anlamı tamamiyle ondan bağımsızdır.
Eflatun (Plato) der ki; Geometri, yaratımdan önce de vardı.

Detaylı eğitim ve bilgilendirme için Fraktal Alan Bilimi adlı Facebook grubumuzu takip edebilirsiniz (tıklayın).

 

Kasım 7, 2017 tarihinde Uncategorized içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin. 1 Yorum.

  1. Geri bildirim: Hipnoz | tufanguven

Yorum bırakın