Blog Arşivleri

Atatürk ve Fraktal Mimari

ata1

Atatürk’ün, kendisini öne çıkaran lider kişiliği, ileri görüşlülüğü ve burada saymakla bitiremeyeceğimiz birçok vasfına ek olarak ezoterik konulara olan ilgisi ve kadim medeniyetlerin kullandıkları teknolojilerle ilgili araştırmalarına güzel bir örnek de frakatal mimariye olan ilgisidir. Bu ilgisini “İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi”nden net olarak anlayabilmekteyiz.

Atatürk’ün bizzat kendisinin üzerinde çalışıp geliştirdiği “İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi”, Atatürk’ün manevi kızı, öğretmen, tarihçi ve sosyoloji profesörü olan Afet İnan’nın kitaplarında detaylandırılmıştır. Öncelikle aşağıda, Afet İnan ve proje ile ilgili kısa bir alıntı ile makalemize başlamak isterim.

Alıntı:

Atatürk’ün SOSYAL FABRİKA PROJESİ dışındaki “akıllı projelerinden” biri de İDEAL CUMHURİYET KÖYÜ PROJESİ’dir. “Köylü milletin efendisidir” diyen Atatürk, Türkiye’nin “tabandan kalkınması” için 1937 yılında İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi’ni hazırlamıştır. Atatürk’ün üzerinde çalışarak uygulanmasını istediği bu proje, Afet İnan’ın “Devletçilik İlkesi” ve “Cumhuriyetin Ellinci Yılı İçin Köylerimiz” adlı kitaplarında yer almıştır.

Afet İnan, aslını TTK’ya bağışladığı, Atatürk’ün “İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi”nin belgesini, Trakya Umumi Müfettişi General Kazım Dirik’ten aldığını ve Atatürk’ün bu projeyi onaylayıp geliştirerek uygulanmasını istediğini belirtmiştir.

Afet İnan, Cumhuriyet’in 50 yılı nedeniyle 1970’lerde tekrar gündeme gelen projenin hayata geçirilmesi için Bayındırlık Bakanlığı ve valilere mektuplar göndermiştir. 70’li yıllarda bu projenin hayata geçirilmesi için “çalışma atölyeleri” bile kuran Afet İnan, finansman sorununun çözülmesi için Meclis’e yasa tasarısı sunulmasına da önayak olmuştur. Ancak proje bir türlü hayata geçirilememiştir.

İşte bir zamanlar Başbakan Bülent Ecevit’in “Köykent” ve MHP’nin ‘Tarımkent” projelerinin esin kaynağı Atatürk’ün bu ‘İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi’dir.

Atatürk’ün İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi’nin amacı “çağdaş” ve “çevreci” bir köy yaratmaktır.

İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi, daire yerleşim planına sahiptir. Daire planın tam merkezindeki küçük dairenin etrafına, gittikçe genişleyen dört daire eklenmiştir. Plan, bu yönüyle ilk bakışta bir “dart tahtasını” andırmaktadır. Merkezden çevreye doğru helezonik bir biçimde gittikçe genişleyen dört parçalı köy planı, merkezden dışa doğru 6 yolla bölünmüştür.

Aslı Türk Tarih Kurumu’nda muhafaza edilen “İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi”nde okul, cami, köy konağı, sağlık ocağı, otel–han, çocuk bahçesi ve fabrika dahil toplam 43 yapı bulunmaktadır. Plana göre köyün orta yerine yapılacak ‘anıt’ın etrafında sosyal tesisler, terzi, bakkal, berber gibi mekanlar yer alacaktır.

İşte Atatürk’ün, 1937 tarihli “İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi” uygulandığı halde aşiret, tarikat eksenli “feodal yapıyı” yok ederek, kalkınmayı ve aydınlanmayı “tabandan”, “köyden” başlatacak; merkezinde “insan”,”hayvan” ve “doğa” olan bir “akıllı proje”!

****************** Alıntının sonu ******************

Bu projenin ana hatlarını ilk gördüğümde, kadim uygarlıklardan biri olan Atlantis uygarlığının yaşam alanına olan benzerliği dikkatimi çekti. Atatürk’ün, Atlantis ve Lemurya (Mu kıtası) gibi geçmiş uygarlıklara ait tarihi araştırmalara büyük önem verdiğini biliyoruz.

Geçtiğimiz senelerde Anıtkabire yaptığım bir ziyaret esnasında, Atatürk’ün okuduğu kitapların listesini inceleme fırsatım oldu. Bunlardan birkaçını sizlerle paylaşmak isterim:Ataturk-003

Metafizik – Aristoteles
The New Humanity – Mirza Ahmad Sahrab
Ziyafet – Platon (Eflatun)
Kozmik Güçler – James Churchward
Kayıp Kıta Mu – James Churchward

“Kayıp Kıta Mu” kitabı, Atatürk’ün talimatı ile kurulan bir ekip tarafından arastırılmış ve hatta Atatürk’ün istedigi üzerine Türkçe’ye çevrilmiştir. James Churchward’un “Kayıp kıta Mu” isimli kitabının okunmasının, öğrendigimiz insanlık MEDENİYETİNİN pek de derslerde öğretildigi gibi 5,6 bin yıllık geçmişe sahip olmadığının anlaşılmasına yararlı olacağını düşünüyorum. Platon dahil ünlü düşünürlerin ve araştırmacıların bu konudaki onemli referanslarına da başvurabilirsiniz.

atlantis 2

Alman bilgisayar programcısı Michael Hubner, İlk kez Platon (Eflatun)’un eserlerinde yazdığı Atlantis uygarlığına ait detayları inceleyerek oluşturduğu yaşam alanı da iç içe geçen halkalar sisteminden oluşmaktadır (yanda). Atatürk’ün de geçmiş uygarlıklara olan ilgisini ve araştırmalarını düşündüğümüzde, zamanının çok ötesinde tasarlanmış olan ‘İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi’nin, kadim medeniyetlerin yaşam alanının bir mikro versiyonuna benzerliği aslında bizi şaşırtmamalı diye düşünüyorum.

v2

Daha da ilginci, fütüristlerin öncülerinden kabul edilen Amerikalı mucit ve toplum mühendisi Jacque Fresco’nun “Venüs Projesi” adını verdiği çalışmasının, Atatürk’ün ‘İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi’ne olan benzerliği de gözlerden kaçmamaktadır. Jacque Fresco’nun 1916’da doğduğunu dikkate alırsak, bu projede kimin kimden esinlendiğini de anlayabiliyoruz.

Vesting Bourtange Holland

Hollanda’daki Vesting Bourtange, daha küçük ölçekte, fraktal mimari prensibinde kullanılan mükemmel enerji baskılama geometrik dizaynına göre inşa edilmiş bir örnektir. Aslında buna benzer örnekleri çoğaltabiliriz de. Geçmişte, Atlantisten tutun, Atatürk’ün ‘İdeal Cumhuriyet Köyü Projesi’ne ve sonrasında çıkan fütüristlerin projelerinde de fraktal mimarinin köy tasarımında kullanıldığını görmekteyiz.

Bugün, teknolojik ve bilimsel ilerleme bizi öyle bir noktaya getirmiştir ki, fraktal alanların sadece hizmete erişim ve üretim optimizasyonu yapmadıkları, aynı zamanda biyolojik yaşamı da testlerle ölçülebilir bir şekilde destekledikleri net olarak görülmektedir. Bu da şu anlama geliyor ki, belli prensiplerin uygulandığı fraktal alanlar, insanların enerji alanlarını, auralarını ve dolayısıyla immün sistemlerini desteklemektedirler. Başka bir deyişle, mükemmel enerji baskısı, mükemmel enerji dağılımını yaratmaktadır. Bunun için manyetik alanların, enerji hatlarının, geometrinin, kullanılan materyallerin ve daha birçok faktörün değerlendirilmesi gerekmektedir.

Picture1Bilimsel ilerleme ile beraber, kutsal alanların ne kadar enerji yoğunluğuna sahip olduğunu ölçebilmekteyiz. Ve, kutsal alan yaratmak için aynı şekilde neye ihtiyacımız olduğunu da bugün biliyoruz.

6 sene önce Türkiye’deki ilk fraktal ve altın oran bazlı kompleksi inşa etmek için bir girişimde bulunmuştum. İçerisinde yaşam alanlarının, kişisel gelişim merkezlerinin ve permakültür uygulama alanlarının bulunduğu bir proje geliştirip, fon bulma arayışına çıktım fakat mütahitlerin çoğunun altın oranın ne olduğunu dahi bilmediklerini fark ettim. Belki zaman doğru zaman değildi fakat yurtdışında nasıl güzel örnekleri mevcut ise Türkiye’de de er geç fraktal alan bilimine olan farkındalığın artması ile beraber bu bilimin de mimari alanda yansımalarının görüleceğini ümit ediyorum.

Fraktal alan bilimi ile ilgili paylaşımlarda bulunduğumuz Facebook sayfasını takip etmek isterseniz tıklayın.

Fraktalite ile ilgili daha önceki makaleyi okumak isterseniz tıklayın.

Prag cover Tr